sanalbasin.com üyesidir
  • Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/cheeselifemagazine
  • https://www.twitter.com/@cheeselifemaga1
  • https://www.instagram.com/cheeselifemagazine1
  • https://www.youtube.com/channel/UCVphzDSCv172cvqPtzyw-4A
Metin ÖZTÜRK
info@cheeselifemagazine.com
İnsanlar Makine Yiyebilir mi?
22/03/2017
Teknoloji öyle bir hızla gelişiyor ki insan işi gücü bırakıp teknolojik gelişmeleri takip etse yine de yetişemeyecek. Teknolojik gelişmeler bazen insan hayatını kolaylaştıran gelişmeler oluyor bazen de insan hayatını zorlaştıran gelişmeler. İnanın özellikle gençleri esir alan teknolojik gelişmeler insan hayatını gerçekten de çekilmez hale getiriyor ve zorlaştırıyor.

Bilim kurgu filmlerinin bir bir gerçek olduğunu görüyoruz, artık hayal ettiğimiz hiçbir şey bize yapılamaz gibi görünmüyor. Benim çağlarımda olanlar bilirler günde birkaç saat yayın yapan televizyonlarda her hafta hiç kaçırmadan izlediğimiz “uzay Yolu” adlı bilim kurgu dizi günümüzde neredeyse çocuk çizgi filmi gibi kaldı. Ama izlediğimiz zaman hayallerimizi zorlayan bu filmdeki açılan kapanan kapılardan tutunda Kaptan Kirk’in iletişim için kullandığı iletişim aracına kadar (cep telefonu) bütün hayal edilen şeyler günümüzde sıradanlaştı. Dikkatler daha çok bu tür gelişmelerde.
Tabii teknoloji geliştikçe bazı şeyleri sanki ihmal ediyormuşuz gibime geliyor.
Üretim gibi.
İnsanlar ne kadar otomasyona geçerlerse geçsinler, ne kadar işlerini robot ile yaparlarsa yapsınlar sonuçta bunu yönetenler de insan ve insanlar önünde sonunda acıkırlar.
Her şey teknoloji imişcesine davranamayız, üretimi ihmal etmeden daha kaliteli üretim yapmanın yolunu da aramalıyız.
Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin henüz insanlar makine yiyemiyorlar gelecekte ne olur bilemem.
Hızla artan Dünya nüfusunu doyuracak üretim şekilleri geliştirmeliyiz, bunu yaparken ürünlerin genetikleri ile oynamadan daha doğal bir yol bulmalıyız. Bunca ziraat fakültesi bunca gıda bölümleri varken öğrencilerimizin bu yönde çalışmaları sürekli olarak teşvik edilmeli ve bu öğrencilere cesaret verilmeli.
Bu durumda verimli topraklarımızda hile ve hurda katmadan en yüksek verimi almanın yolunu bulmalıyız. Burada hile ve hurda katmadan deyimini özellikle kullandım, günümüzde ne yazık ki çarşı pazarda satılan ürünleri güvenerek alıyorum diyen insan sayısı hemen hemen yok.
Bizim yapmamız gereken daha doğal üretim yollarını ön plana çıkararak topluma ve çevreye saygılı üretim yapabilmek.
Böyle bir üretim ve bu üretimin ciddi denetimi belki de hastanelerin boşalmasına katkıda bulunacak, çünkü biz biliyoruz ki yediğimiz içtiğimiz ürünler yüzünden akla hayale gelmeyen birçok hastalığın pençesinde insanlarımız kıvranmaktalar. Bu da bir çok fırsatçının ekmeğine yağ sürüyor, televizyonlarda çeşit çeşit hastalıklara iyi geldiğini iddia eden bir çok ürün satılıyor kim bilir belki de gerçekten doğrudur ama bu kadar bilgi kirliliği içerisinde neye nasıl güvenip bu ürünleri nasıl alacağız.
Çaresiz insanların ne yazık ki istemeden de olsa aldıkları ürün ile daha çok mağdur olduklarını duyuyoruz.
Sonuç olarak şunu söyleyebilirim ki teknoloji ne kadar ön planda olsa da gittikçe artan Dünya nüfusunun daha çok üretime ve daha doğal beslenmeye ihtiyacı bulunmakta bunun bilincinde olarak üreticilerimizin kendi uzun erimli planlarını yapmaları gerekmektedir.


1125 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

AYDERS - 25/04/2024
Ayder yaylasında bir hafta sonumuzu geçirelim dedim ama gittiğime pişman oldum. Ne olmuş o güzel beldeye. Yaylanın yerinde yeller esiyor. Yaylanın yerine bir şehir kurulmuş ki sormayın. Biz kaçıp kurtulduk AYDER orada kaldı.
Emoji artık bir dil oldu - 30/01/2023
Dijital yaşam bizi mağara devrine geri gönderdi. Mağara resimlerinde bir şeyler anlatmak için resimler çizilirdi, günümüzde ise emojiler aynı işi yapıyorlar. Bakalım dijital yaşam konuşmayı da bitirebilecek mi?
Teknoloji ve Gerçeklik Duygusu - 25/04/2021
Teknolojinin akıl almaz bir hızla gelişmesi sonucu insan gerçeklik duygusunu kaybediyor. “Hayal mi görüyorum yoksa bu gerçek mi?” diye kafası karışmayan insan artık yok gibi.
Peynir ve Turizm - 10/03/2020
Gastro-turizmin, eko-turizmin, agro-turizmin, peynir bütün turizmlerin öznesi yapılmalıdır. Bunun için öncelikle peyniri kahvaltı menüsünden çıkarıp mutfağa sokmalıyız hemde tüm gün boyunca.
5.Yılın Düşündürdükleri - 25/11/2019
Türkiye'nin ilk ve tek peynir dergisi "Cheese Life Magazine" 5.yılına sessiz sedasız girdi. Görevikiz Türkiye'deki peynirin ortak hafızasını oluşturmak.
Peynir bir kültürdür - 19/06/2019
Yıllardır peynirin ülkemizde katma değeri yüksek, istihdam kabiliyeti yüksek batılı devletler ile boy ölçüşen bir ürün olması için çaba harcıyoruz, bunun için dergimizle, kitaplarımızla, makalelerimizle, söyleşilerimizle her zaman sahadayız.
Robot Spiker - 13/11/2018
Dün gazeteleri şöyle bir karıştırırken ilginç bir haber gözüme ilişti, Çin’de robot spiker ilk haberini sunmuş (!)
Aile İşletmelerinden Kurumsal İşletmelere -2- - 16/09/2018
Bitlis 1.Peynir Fuarına panelist olarak katıldık. Panel konumuz “Aile İşletmeciliğinden kurumsal peynir işletmeciliğine geçiş” ti.
Artvin'e Mütayit girer mi? - 19/08/2018
Artvin'de de aynı tehlikeyi görüyorum. Yahu Artvin'de arazimi varki mütayite verelim dediğinizi duyar gibi oluyorum. Evet var, hemde büyük bir tehlike ile birlikte var. Şimdi turizm moda ya
 Devamı